Yabancı uyruklu vatandaşlar ile yaşamaya mahkum edilmek
Aksaray’da yabancı uyruklu vatandaşların şehrin huzurunu bozmasına daha ne kadar göz yumulacak bilinmez. Fakat bilinen bir gerçek var oda yabancı uyruklu vatandaşların kent içinde huzuru ciddi şekilde bozmaktalar.
2024 yılının ilk iki ayı içerisinde yabancı uyruklu vatandaşların karıştığı Türk vatandaşlarını hedef alan asayiş olaylarında ciddi bir artış var.
Bu yazıyı okuyanlar benim ırkçılık yaptığımı düşünebilir. Herkesin düşüncesine sonsuz saygım var. Fakat kendi ülkemde vatandaşlarım ülkelerinden kaçarak legal veya illegal yollardan ülkeme gelen yabancı uyruklu vatandaşlar tarafından saldırıya uğruyorsa, hatta yaralanmaya varan şiddet olaylarına maruz kalıyorsa bu ülkesini seven her insanı rahatsız ettiği düşüncesindeyim.
Eğer bir birey doğup büyüdüğü topraklarda gecenin bir saatinde mülteci olarak ülkemde bulunan kişinin saldırısına maruz kalıyorsa, gençler gece evlerine giderken tenha sokaklarda tedirginlik yaşıyorsa bu ele alınması gereken büyük bir sorun demektir.
Her sokağa emniyet teşkilatının bir çalışanını koyma imkânı yok. Şehir içerisinde bulunan parkların güvenilirliği de sorgulanması gereken ayrı bir konu. Aksaray belediyesi her mahalleye parklar yaptığı konusunda öğüne dursun. Güvenliği olmayan parkları yapsan ne olur yapmasan ne olur diye sitem edenlerin sayıları gün geçtikçe artmakta.
Aksaray’da bulunan parklara güvenlik kamerası sistemleri konulmadığı sürece insanlar bu parklarda gönül rahatlığı ile oturamaz. Tedirginlik yaşamadan çocuğunu parka gönderemeyen bir anne ve baba parklarda güvenlik kameralarının olmasını istiyor. Yıllarda gözünden sakındığı türlü meşakkatlerle büyütüp belirli bir yaşa getirdiği evladının kimliği belirsiz kişilerce darp edilerek eve gelmesini istemiyor.
Düşünelim hep beraber empati yapalım sizin çocuğunuz parka gidiyor sonrasında bir telefon geliyor telefondaki ses “ Çocuğunuz uğradığı saldırı sonucunda yaralandı hastanede tedavi altında” diye o telefon görüşmesinden sonra sizin ruh haliniz ne olur?
O yüzden ilk etapta parklara ve mesire alanlarına güvenlik kamerası konulmalı. Evlatlarımızın güvenliği konusunda endişelenmememiz gerekiyor. Bu her vatandaşın en doğal hakkı değil mi?
Yabancı uyruklu vatandaşların ülkelerine dönmeleri teşvik edilmeli. Aksaray’da yabancı uyruklu vatandaşların çokluğu bariz ortada, aslında biraz bizde de suç var. Onların barınma ihtiyaçlarını biz sağlıyoruz üç kuruş fazla para almak için biz göz yumuyoruz ev ve iş yerlerimizi kiraya veriyoruz. Dilenen yabancı uyruklu vatandaşlara par veriyoruz Kullanmadığımız eşyaları onlara veriyoruz.
Kullanmadığı eşyaları yabancı uyruklulara veren Aksaraylılara bir önerim var. Çarşamba günleri Salı Semt pazarı yerleşkesine bir gidin. Acıyarak soğuktan üşümesin diye verdiğiniz giysileri veya eşyaları pazar tezgâhlarında alıcı bekliyor olarak göreceksiniz.
Görecek ve bana hak vereceksiniz. Kendi ülkemde mülteci konumuna düşüyorsam bu sistemi sorgulamak benim en doğal hakkım. Eğer Kendi doğup büyüdüğüm şehirde yabancı uyruklular tarafından dayak yiyor, bıçaklanarak yaralanıyorsan bu sistemi sorgulamak benim en doğal hakkım.
Bu sistemi sorgulamak sizce ırkçılık ise diyecek bir sözüm yok. Bana göre bu ırkçılık değil sadece hakım olanı savunma yani hak arama mücadelesi.
Kendinize iyi bakın. Yabancı uyruklulara vereceğiniz desteğin size geri dönüşümünün acısın iyi düşünün.
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)