Aslında geç kalınmış bir yazı bu kaleme aldığım şu satırlar.
Ama bir söz vardır ya “Yiğidi öldür hakkını yeme “diye.
Aksaray için yapılan çok güzel işler olunca birilerinin gücüne gitmeye başlamış olsa gerek.
Ezelden beri iyi işler yapma gayretinde olanın önü kesilir.
İşini düzgün yapanların şevkini kıracağına ondan örnek alıp yararlı işler yapmak zor gelir bu tiplere.
Aksaray için gecesini gündüzüne katıp uykusuz kalan bir bürokrata , bana göre; asılı astarı olmayan çamur at izi kalsın felsefesiyle karalamak Aksaray için yapılmış en büyük ihanettir. Bu ihanete alet olan şahsiyet benim fikrime göre Aksaraylıyım diye geçinen fikri kıt akıl yoksunu birinden başkası olamaz.
Kendi çıkarlarını ön plana alıp gerçek dışı bilgileri sözüm ona gazetecilik yaptığını sanan şahsiyet ifşa olduğunda halkın arasına nasıl girip mesleğini icra edecek çok merak etmekteyim.
Aksaray valisi Hamza Aydoğdu Aksaray’a gelen valiler içerisinde göreve geldiği günden bu yana farklı bir çizgisi olan ender valilerden biri. Bu su götürmez bir gerçek. İstanbul’da merkez olan Ulusal bir gazetenin yaptığı haber Aksaray valisini karalamaktan öte Aksaray’ı birbirine sıkı şekilde kenetledi.
Şu haberi biraz analiz edersek bu haberin sipariş haber mi yoksa birilerinin çıkarlarına ters düşen valiye çamur tamamı kolayca anlaşılıyor.
Seneler senesi Babali de ter atmış biri olarak şunu açıkça söyleyebilirim. Hiçbir Ulusal Gazete Temsilcisi veya muhabiri göndermediği sürece kulaktan dolma bilgiler ile haber üretmez. Ulusal Gazeteler , kilometrelerce öteden yapılan haber için o haber yapılan şehrin temsilcisinin gönderdiği haber materyalleri baz alır , habere konu olacak doneler birleştirilir haber öyle yapılır. Hele Manşetten yapılan haber, çok iyi analiz edilerek yapılır.
Gelelim Madalyonun öbür yüzüne; Kapanan Gözcü gazetesinin yayın çizgisini bire bir uygulayan Sözcü Gazetesi çalışanların büyük kısmı kapanan Gözcü gazetesinin çalışanları
Türkiye genelinde Temsilci kadrosu da ufak tefek değişiklikler olsa da aynı.
Bu kısa bilgilerin ardından insanın aklına şu geliyor. Sözcü gazetesinin Aksaray İli temsilcisi kim ? Gerçi seneler öncesinde valilik gazete temsilcilerinin kimler olduğunu kendi sayfasında yer veriyordu. Bu uygulama sonra fikir babası kim bilmiyorum kaldırıldı. Bütün Gazeteci kimliği ile görev yapan kişiler töhmet altında kaldı.
Buradan Aksaray valiliği Basın yayın Protokol Müdürlüğüne acizane bir tavsiyem Eski düzeni tekrar geri getirin Valilik Web sayfasında sadece Gazete patronlarının değil Farklı Ajans ve gazetelerin temsilci veya muhabirlerini belirten Çalıştığı kurum ve görevini iletişim numaralarının olduğu bir düzenleme yapılsın. Bakalım o zaman sipariş haberleri servis eden kişiler bu şekilde at koşturabilecek mi? Eline kamera veya fotoğraf makinesi alan Gazeteciyim diye ortalıkta geziniyor. Öncelikle valilik bu işe bir düzenleme getirmeli sap ile samanı ayırmalı. Başıboşluğun önüne geçmeli. Tamam her basın mensubunun Başbakanlık iletişim merkezi onaylı eski adıyla SARI BASIN KARTI yok. nedeni İnternet Haber sitesi sahipleri de dahil bu kartı edinemiyor kanun gereği. Yeni işe başlayan Yerel gazetelerin personellerin de belli bir süreç geçmeden bu karta sahip olamıyor bu da bir gerçek . O zaman çözüm yolu nasıl olur sorusuna cevap çok basit. Valilik Yerel Gazete , internet gazetesi ve Ulusal Gazete temsilcilerine birer yazı göndererek çalışanların belge ibraz etmesini ister belgesi olana da Aksaray valiliği Basın mensubu olduğunu belirten bir resimli kart düzenler. listeler. Toplantılarda veya basına açık aktivitelerde bu kartı ibraz eden kişiler davet edilir. Herhangi bir olay olduğunda olay yerinde görüntü veya bilgi alan kişiler de o belgeyi ibraz eder. Böylece her önüne gelenin kafasına göre fotoğraf çekeceğim görüntü alacağım diye olay yerindeki yetkilileri zor durumda bırakmamış olur.
Bu acizane benim önerim bu geliştirile bilir . Basın kuruluşlarının sahip ve çalışanlarının katılacağı bir toplantı ile kolayca bu soruna çözüm bulunur.
Konuyu fazla dağıtmadan asıl yazının konusuna gelecek olursak. Bir iki cümle daha yazıp konuyu sonlandırayım.
Aksaray valisi Hamza Aydoğdu Aksaray’ı tanıtmak gece gündüz demeden dükkan dükkan dolaşıp esnafın sorunlarını yerinde kaynağından dinlemesi , yağmur çamur demeden köy köy dolaşıp köylünün sorunlarını dinlemesi , yaşlı , genç . çocuk demeden kendi elleri ile maske takması, her platformda Aksaray’ın tanıtımına katkı sağlaması , kısacası Aksaray’da yaşayan yediden yetmişe tüm vatandaşın gönlüne girmesi , birilerine batmış olsa gerek. Vali Aydoğdu’nun arkasından kuyu kazıp , iftira , çamur atma ve karalama çabası aciz , zavallı , zekadan yoksun insanların bu çabaları geri tepti. Amaçlarına ulaşamamanın verdiği hüsran ve öfke yerini korkuya bıraktı. Acaba ifşa edilirsem , mahkemede mahkumiyet alırsam , Aksaray basını beni madara ederse , korkuları hayatına girdiğinden adım gibi eminim. Daha önce de yapılmaya çalışılan oyunun ikinci perdesi Hamza Aydoğdu üzerinden oynanmaya çalışıldığı aşikar. Herkes farkında adalete taşınan bu olayın takipçisi olacağım.
Sözün kısası ;
Selam olsun Aksaray İçin Bir şeyler Yapma gayretinde olanlara.
Selam olsun Aksaray için gecesini gündüzüne katanlara.
Lanet olsun Aksaray’ı kötüleyip Aksaray için emek harcayanların önüne set koyanlara.
Sağlık , Mutluluk her daim sizinle olsun. Kendiniz için , sevdikleriniz için kısacası insanca yaşamak için , Maske Mesafe Hijyen kurallarına uyalım.
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)