İnternet gazetecilerinin tepkileri kar topu misali yuvarlandıkça büyüyecek . Büyüdüğünde bu kar yığınının altında kalanları bakalım kim kurtaracak.
İnternet gazetecilerinin tepkileri kar topu misali yuvarlandıkça büyüyecek . Büyüdüğünde bu kar yığınının altında kalanları bakalım kim kurtaracak.
Aksaray da yerel medyanın dönüşümlü olarak gazete çıkartma kararı alındığı şu günlerde İnternet gazeteciliği yapan kişilerin haber ulaşım hakkının kısıtlanması Aksaray halkının haber alma hakkının kısıtlanmasından kimlerin çıkarı var ? sorularını gündeme getirmekte. Cemiyet olarak faaliyet gösteren gazetecilerin üye olduğu derneklerin amacı dışında mı faaliyet gösteriyor gazetecileri üye olarak bünyesinde barındıran Gazetecilerin haklarını savunmak için kurulduğu ileri sürülen dernek başkan ve yöneticileri ne iş yaparlar? Madem ki gazeteci üyelerinizin haklarını savunamıyorsunuz o zaman kapatın sözüm ona cemiyet olarak faaliyet gösteren dernekleri. Sadece protokollerde yer bulmak için kurulmuşsa bu dernekler. CEMİYETİ BATSIN BANA FAYDASI YOKSA. İnternet gazetecilerinin tepkileri kar topu misali yuvarlandıkça büyüyecek . Büyüdüğünde bu kar yığınının altında kalanları bakalım kim kurtaracak.
Kuveyt’ten getirilen 360 koronavirüs hastası Aksaray Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesinde Tedavi altına alınması neden diğer Muhabirlerden sır gibi saklandı?
Özellikle gündem teşkil eden olaylarda sadece haber ajanslarının muhabirlerine ve bazı basın mensuplarına özel imtiyaz tanındığı gözden kaçmıyor. Sağlıklı haber verme çabasında olan habercileri görmezden mi geliniyor? Aksaray İl Sağlık Müdürlüğü neden sessiz kalmakta ? Haberciler kulaktan dolma bilgiler ile haber yapmaya zorlanması kime katkı sağlıyor ? Doğru ve sağlıklı haber almak için imtiyazlı mı olmak gerekiyor? Bu soruları ard arda sıralamak mümkün.
Son olarak Kuveyt ten getirilen 360 Türk’ün Ankara Valiliğinin talebi üzerine Aksaray ASÜ Eğitim ve araştırma hastanesinde tedavi alınmasıyla ilgili haberin sadece, bir ajans muhabiri tarafından görüntülenmiş olması,diğer muhabirlere haber dahi verilmemesi çok manidar .
Böylesine önemli haberde sadece bir muhabire haber verilerek görüntü alınması,diğer muhabirlerin,kurumların sekretaryası gibi kullanılması anlamına gelirken,özellikle Haber sitelerine olan yanlış tavrın,sadece haber sitelerine olmadığını da ortaya koyuyor.
Kuveyt’ten gelen 360 Türk’ün Aksaray ASÜ Eğitim ve Araştırma Hastanesine getirmesinden ve yerlerine yerleştirilmesine kadar olan sürede, sadece bir ajans muhabirinin olması, kurumlar tarafından görevlendirildiği anlamına mı geliyor? bu soruları soran bazı muhabirler, bu tutumun Aksaray yerel basında sürekli olmasından rahatsızlık duyulmasına neden olduğunu söylemekteler.
Haber verme görevinin sadece bir kişiye yada bir kaç kişiye ait olmadığını söyleyen bazı muhabirler,özellikle idari kurumların bu tür davranışlar içerisine girmesi, muhabirlerin rahatsızlık duymasına neden olurken,acaba Katar dan gelen 360 Koronovirüs hastasıyla ilgili saklanan başka gerçekler mi var ? sorusunu da akla getirdi.
Gizlenen bir şeylerin olup olmadığı da mutlaka önümüzdeki günlerde duyarlı gazeteciler tarafından gayri resmi yollardan ulaşılarak verilmeye çalışılacak. Bunun sorumlusu da tabii ki bu ayrımcılığı yapan kurumlar olacaktır.